Bakteri Enfeksiyonu Perfringens Septisemisi

PERFRİNGENS SEPTİSEMİSİ

Perfringens septisemisi, «Clostridium Perfringens» adı verilen bir bakterinin yaptığı genel bir enfeksiyondur..

Özellikle genç kadınlarda, çocuk düşürme için harcanan çabalardan sonra oluşur.

Bir Perfringens septisemisi sırasında purpuralar (deri içi kanamaları).

NEDENLER

Septiseminin nedeni Perfringens bakterisidir. Bu bakteri saprofit bir etkendir, normalde dölyolu içinde bulunur. Uzman merkezler dışında yapılan çocuk düşürme girişimlerinde, mikrop önce dölyatağı içine, sonra kana geçer ve bir toksin salgılar; bütün organizmaya yayılan bu toksin, alyuvarlarda yıkıma (hemoliz) ve ivegen böbrek yetmezliğine yolaçar.

Alyuvarların yıkılma mekanizması iyi bilinmektedir. Clostridium Perfringens toksinindeki «lesitinaz» adlı enzim, alyuvarların zarını parçalar ve yıkılmalarına yolaçar. Bunun sonucundaki ivegen alyuvar yıkımı, yıkılan alyuvarlardan açığa çıkan hemoglobinin sarı artık ürünleri (bilirübin) nedeniyle hastada sarılık başlatır, böbrekler de bozulur. Hastalığın tipik biçimi, çocuklarını kendileri düşürmeğe çalışmış kadınlarda görülen Perfringens septisemisidir.

TEŞHİS

Klinik belirtiler

Klinik belirtiler, çocuk düşürme girişimlerinden birkaç gün sonra apansızın başlar:

— şiddetli bir sarılık (gözler ve deri sarıdır);

— karaciğerde büyüme;

— dalak hacminin artması;

— sidiğin kırmızı şarap rengi alması.

Ama özellikle septisemi ve şok belirtileri ortaya çıkar:

— sürekli, şiddetli, istem dışı titremeler;

— ateşin apansızın yükselip 40°C’ı bulması, hattâ geçmesi.

Çoğunlukla, beyin zarı iltihabı belirtileri de vardır: Ense sertliği; baş ağrıları; kusmalar.

Atardamar basıncı düşük, nabız çok hızlıdır.

Böbrek belirtileri, böbreğin sidik atımının yokluğu (anüri) ile ortaya çıkar.

Tamamlayıcı muayeneler

Kan sayımı 1000 000/mm3 alyuvar ile önemli bir kansızlık ortaya koyar. Hematokrit genellikle yüzde 10′un altındadır.

Sidikte, şarap kırmızısı rengini veren hemoglobin vardır. Kan ekimi (hemokültür), yani hastadan alman kanın besi yerine ekildikten sonra incelenmesi, Clostridium Perfringens’in bulunmasını sağlar.

EVRİM

Evrim böbreklerin hastalanmasına bağlıdır.

Gerçekten hastalık 15 gün – 3 hafta sürer ve en önemlisi, kendi kendine iyileşir. Eskiden hastalığın ciddiliği, insanın böbreklerinin işlevinden yoksun olarak bu kadar süre yaşayamamasından ileri geliyor, hastalar mutlaka ölüyordu.

Günümüzdeki yoğun bakım sayesinde ve özellikle de yapay böbrek ve karın zarı diyalizleri sayesinde, işlevlerin 2-3 haftada kendiliğinden normale dönüşü beklenirken, hastanın böbrek işlevlerinin yetmezliğine bağlı belirtiler (üre yükselmesi, v.b.) hafifletilebilmektedir.

Bu yüzden Perfringens septisemisi, günümüzde uzman hekimlerin denetiminde bir tıp merkezinde vakit geçirmeden tedavi edilmek koşuluyla, artık çok tehlikeli bir hastalık değildir.

AYIRICI TEŞHİS

Clostridium Perfringens’e bağlı alyuvar yıkımlarının en sık raslananlar olduklarını gördük. Ama başka mikroplar da alyuvar yıkımına yolaçabilir-ler:

— streptokoklar;

— pnömokoklar;

— stafilokoklar;

— kolibasiller;

— piyosiyanoz yapan bakteriler;

— vibrio comma.

Enfeksiyona ya da asalaklara bağlı öteki alyuvar yıkımları nedenleri, sıtma ve toksoplazmozdur. Sıtmaya, alyuvarların içine yerleşen ve onları çatlatan plazmodyum adlı (insana anofel denilen di şi sivrisinek ile geçer) asalak yolaçar.

Toksoplazmoz da bu alyuvar yıkımlarındandır ve o da asalak hastalığıdır.

Bazı virüsler ve bazı zehirler de bir alyuvar yıkımına yolaçabilir.

TEDAVİ

İvegen kansızlığa karşı, hastalara kan verilir.

Enfeksiyona karşı, antibiyotikler verilir; özellikle penisilin, Perfringens’e karşı son derece etkilidir.

thtilatlara karşı, hastanın hemen gerekli önlemlerin alınabileceği bir hastanede olması gereklidir.

Gerçekte, hastalığı yokedebilecek temel tedavi, gizli düşük yapılmasının ortadan kaldırılmasıdır. Tedavi edilmezse, hastalığın hemen her zaman ölümle sonuçlanacağını unutmamak gerekir.